2023 yılı Demirbaş ve Amortisman Sınırı 6.900 TL 'dir.
Amortisman sınırı KDV Hariç tutarlar dikkate alınarak uygulanmaktadır.
Hazine ve Maliye Bakanlığı Vergi Usul Kanunu’nun (VUK) 318. maddesindeki yetkisine istinaden VUK Tebliğleri çıkarmak suretiyle Amortismana Tabi İktisadi Kıymetlerin (ATİK) ömürlerini dolayısıyla hangi ATİK için ne oranda amortisman ayrılacağını belirlemektedir.
Serbest meslek erbabı olan kişiler eşit oranda normal amortisman ayırabilirler.
Serbest meslek erbabı olan kişiler yeniden değerleme yapamazlar.
Amortisman, vergisel avantaj sağladığı için faydalanılan bir haktır.
Amortisman ayırmak, bir yükümlülük değil hak olduğu için, amortismanın ayrılmaması veya eksik amortisman ayrılması ceza gerektiren bir eylem değildir.
“Mükellefler bakımından amortisman müessesesi, ihtiyari/zorunluluk arz etmeyen bir uygulama (seçimlik bir hak) mahiyetinde olup yasal olarak tanınan bu imkanın mükellefler tarafından istenilirse kullanılması veya kullanılmaması (ya da eksik kullanılması) mümkündür.”
Amortisman ayrılmaması, amortisman süresini uzatmaz.
Vergi Usul Kanunu Madde 320 - Amortismanın herhangi bir yıl yapılmamasından veya ilk uygulanan nispetten düşük bir hadle yapılmasından dolayı amortisman süresi uzatılamaz.
Amortisman hakkı, geriye dönük olarak kullanılamaz.
Mükellefler kazançlarını yıllık esasla beyan ederler. Bu nedenle belli bir yıla ait giderin, izleyen yıllardan herhangi birinde beyan edilmesi mümkün değildir.
Amortisman hakkı yıllık olarak kullanılabilmektedir. Belli bir yıla ait olan amortisman hakkının daha sonraki bir yılda kullanılması mümkün değildir.
Maliye'nin görüşüne göre de, herhangi bir yıl amortisman ayrılmadığı takdirde, ilgili yıla ait amortisman hakkı kaybolur ve sonradan geriye dönük olarak düzeltme yoluyla da bu hak artık kullanılamaz.
Amortismanın satış karına ve defter değerine etkisi.
Amortismanın eksik ayrılması ya da hiç ayrılmaması halinde, ATİK'in defter değeri daha yüksek kalacaktır.
Bu durumda ATİK'in elden çıkarılması halinde satış karı daha az çıkacaktır.
Amortisman süresinin başlangıç tarihi
Vergi Usul Kanunu madde 320 - Amortisman süresi, kıymetlerin aktife girdiği yıldan başlar.
Yılın son günü aktife girmiş olsa dahi bir iktisadi kıymet için (binek otomobilleri hariç) o yıl bir tam yıllık amortisman ayrılması söz konusu olacaktır. Binek otomobillerde ise yıl değil ay hesabı ile amortisman hesaplanmaktadır (VUK Mükerrer Madde 320).
Amortisman hesaplamasının, yıllık bazda yapılacağı ve aktife giriş tarihini kapsayan yılın başlangıç yılı olduğu kuralı hiç değişmemiştir ve yıllardır uygulanmaktadır.
Aktife İlk Kez Kaydedilecek Sabit Kıymetler Sisteme Nasıl Kaydedilir?
Sisteme giriş yapıldıktan sonra, sol menüde “Muhasebe Bilgileri" başlığı altında yer alan “Gider Ekle” menüsü tıklanarak “Belge Bilgisi” bölümünde uygun belge seçildikten sonra “Gider Kalemleri” bölümünde sırasıyla “alış türü” “normal alım”, “gider kayıt türü” “sabit kıymet alışı” ve uygun “amortisman gider türü” seçilerek kayıt yapılabilir.
Kayıt sırasında gider kalemlerine ek olarak “Sabit Kıymet Kodu” ve “Sabit Kıymet Adı” alanları belirir ve bu alanlar sabit kıymet kayıt işlemleri için doldurulması zorunlu alanlardır.
Diğer taraftan, değişiklik ve silme işlemleri de bu ekran üzerinden yapılabilir.
Mükellefiyet Tesisinden Önce Alınan Eşyalar Vergiden Düşülebilir mi?
İşe başlamadan önce devralınan demirbaş, KDV yönünden yasal defterlere kaydedilebilir, yapılan ödemeler ise gelir vergisi açısından gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınabilir ve bu giderlere ilişkin KDV indirim konusu yapılabilir.
Gelir Vergisi ve Vergi Usul Kanunu Açısından:
Gelir Vergisi Kanununun 40. maddesinde kazancın elde edilmesi ve devamı için yapılan genel giderlerin safi kazancın tespitinde indirilebileceği hükme bağlanmıştır.
Vergi Usul Kanununun 174. maddesinde, defterlerin hesap dönemi itibariyle tutulacağı, kayıtların her hesap döneminde kapatılacağı ve ertesi dönem başında yeniden açılacağı, hesap döneminin normal olarak takvim yılı olduğu hükmü mevcuttur.
Aynı kanununun 219. maddesinde; “serbest meslek kazanç defterine muameleler günü gününe kaydedilir.” hükmü yer almaktadır.
Mükellefiyet tesis ettirilmeden önce alınan demirbaş faturalarının işe başlanılmasını takiben 219. maddede yer alan süreler içerisinde yasal defterlere kaydedilmesi halinde, bu tutarların gelir vergisi açısından gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınması mümkündür.
Bu konuda verilmiş özelgeye ulaşmak için tıklayınız.
KDV açısından:
3065 sayılı KDV Kanununun;
29/1. maddesinde, mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV'den, faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler nedeniyle ödenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV'yi indirim konusu yapabilecekleri,
29/3. maddesinde, indirim hakkının vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılını takip eden takvim yılı aşılmamak şartıyla, ilgili vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde kullanılabileceği,
34/1. maddesinde ise, KDV'nin, alış faturası veya benzeri vesikalar ve gümrük makbuzu üzerinden ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedilmesi şartıyla indirilebileceği hüküm altına almıştır.
Bu hükümlere göre, indirim hakkı, vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılını takip eden takvim yılını aşmamak şartıyla ilgili vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde kullanılabilecektir.
Konu ile ilgili olarak KDV Genel Uygulama Tebliği’nin (III/C-1) bölümünde aşağıdaki açıklama yapılmış bulunmaktadır:
“3065 sayılı Kanunun 29. maddesinin üçüncü fıkrasında yapılan değişiklikle 1/1/2019 tarihinden itibaren indirim hakkı, vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılını takip eden takvim yılı aşılmamak şartıyla, ilgili vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde kullanılabilecektir. Buna göre, vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılını takip eden takvim yılı içinde defterlere kaydedilen belgelerde yer alan tutarların gelir veya kurumlar vergisi açısından dönemsellik ilkesi gereği vergiyi doğuran olayın gerçekleştiği hesap dönemine ilişkin kazancın tespitinde dikkate alınması mümkün olup bu belgelerde gösterilen KDV, vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılını takip eden takvim yılı içinde defterlere kaydedilmesi halinde indirim konusu yapılabilir. Bu hükme göre, 2018 takvim yılına ilişkin mal ve hizmet alımlarına (vergiyi doğuran olayı 2018 yılında gerçekleşen) ait belgelerin 2019 takvim yılı aşılmamak şartıyla ilgili defterlere kaydedilmesi halinde, bu belgelerde gösterilen KDV tutarları indirim konusu yapılabilecektir.”
Madde 189 – Envanterde amortisman kayıtları:
Üzerinden amortisman yapılan kıymetler ve bunların amortismanları aşağıda yazılı şekillerden her hangi biri ile gösterilir:
1. Envanter defterinin ayrı bir yerinde;
2. Özel bir amortisman defterinde;
3. Amortisman listelerinde.
Amortisman kayıtları, amortismana başlandığı tarihten itibaren her yılın amortismanı ayrı ayrı gösterilmek şartiyle birbirine bağlanır. İşletmeye yeniden giren iktisadi kıymetlerle bunların amortismanlarının evvelki yıllara ait kayıtlarda devam ettirilmesi caizdir.
Amortisman defteri veya listelerinin kayıtları envanter kaydı hükmündedir. Yukarıdaki esaslara göre kayıtlarda gösterilen iktisadi kıymetlere ait değerler envanter defterine toplu olarak geçirilebilir.
Madde 191 – Envantere alınan kıymetleri değerleme:
Envantere alınan iktisadi kıymetler bu kanunun "değerleme"ye ait üçüncü kitabında yazılı esaslara göre değerlenir.
Madde 211 – Amortisman kayıtları:
Serbest meslek erbabı, işlerinde bir yıldan fazla kullandıkları ve amortismana tabi tuttukları tesisat ve demirbaş eşyanın kıymetleri ile amortismanlarını 189. maddede yazılı şekilde tutulan "Amortisman kayıtlarında" gösterirler.
Madde 313 – Amortisman mevzuu:
İşletmede bir yıldan fazla kullanılan ve yıpranmaya, aşınmaya veya kıymetten düşmeye maruz bulunan gayrimenkullerle 269. madde gereğince gayrimenkul gibi değerlenen iktisadi kıymetlerin, alet, edevat, mefruşat, demirbaş ve sinema filmlerinin birinci kısımdaki esaslara göre tespit edilen değerinin, bu Kanun hükümlerine göre yok edilmesi amortisman mevzuunu teşkil eder.
İlgili mevzuat gereğince sözleşme süresinden sonra bedelsiz olarak Devlete veya Devletçe tensip olunan bir teşekküle veya belediyeye intikali öngörülen amortismana tabi iktisadi kıymetlerden (sözleşme süresinde yenilenmesi gerekenler hariç), sermayenin veya özel maliyet bedellerinin itfası hükümlerine göre amortismana tabi tutulanlar, genel hükümler uyarınca ayrıca amortismana tabi tutulamazlar.
Değeri 4.400 lirayı aşmayan peştemallıklar ile işletmede kullanılan ve değeri 4.400 lirayı aşmayan alet,edavat,mefruşat ve demirbaşlar amortismana tabi tutulmayarak doğrudan doğruya gider yazılabilir. İktisadi ve teknik bakımdan bütünlük arz edenlerde bu had topluca dikkate alınır.
Madde 315 – Normal amortisman:
Mükellefler amortismana tâbi iktisadî kıymetlerini, 320. maddenin dördüncü fıkrası saklı kalmak üzere, Maliye Bakanlığının tespit ve ilân edeceği oranlar üzerinden itfa ederler. İlân edilecek oranların tespitinde iktisadî kıymetlerin faydalı ömürleri dikkate alınır.
Madde 320 – Amortisman Süresi
Amortisman süresi, kıymetlerin aktife girdiği yıldan başlar. Bu sürenin yıl olarak hesaplanması için (1) rakamı mükellefçe uygulanan nispete bölünür.
İşletmelere ait binek otomobillerinin aktife girdiği hesap dönemi için ay kesri tam ay sayılmak suretiyle kalan ay süresi kadar amortisman ayrılır. Amortisman ayrılmayan süreye isabet eden bakiye değer, itfa süresinin son yılında tamamen yok edilir. (Faaliyetleri binek otomobillerinin kiralanması olanların binek otomobilleri hariçtir.)
Dileyen mükellefler, amortisman işlemine, (ikinci fıkra kapsamındakiler hariç) işletme aktifine yeni kaydedilecek iktisadi kıymetler için bunların kullanıma hazır olduğu tarihte başlayıp ve her bir hesap dönemi için kıymetin aktifte kaldığı süre kadar gün esasına göre amortisman ayırabilir. Sürenin gün olarak hesaplanması için Hazine ve Maliye Bakanlığınca tespit ve ilan edilen faydalı ömür süreleri üçyüzaltmışbeş ile çarpılır.
Mükellefler, Hazine ve Maliye Bakanlığının iktisadi kıymetler için tespit ve ilan ettiği faydalı ömürlerden kısa olmamak üzere amortisman süresini, her yıl için aynı nispet olmak kaydıyla, belirlemekte serbesttir. Şu kadar ki, bu süre Hazine ve Maliye Bakanlığınca belirlenen sürenin iki katını ve elli yılı aşamaz. Mükellefler bu tercihlerini iktisadi kıymetin envantere alındığı geçici vergi dönemi sonu itibarıyla kullanırlar. Bu şekilde belirlenen amortisman süresi ve oranı izleyen dönemlerde değiştirilemez.
Her yılın amortismanı ancak o yıla ait değerlemede nazara alınabilir.
Amortismanın her hangi bir yıl yapılmamasından veya ilk uygulanan nispetten düşük bir hadle yapılmasından dolayı amortisman süresi uzatılamaz.
Bu maddenin birinci ya da üçüncü fıkrasına göre amortisman hesaplanmasına başlandıktan sonra bu hesaplama şeklinden vazgeçilemez.
Bu maddenin uygulamasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkilidir.
Madde 321 – Amortisman hesapları:
Bu bölüm gereğince hesaplanan amortismanların, hesaplarda ayrıca gösterilmek şartiyle ilgili bulundukları değerlerden doğrudan doğruya indirilmesi veya pasifte ayrı bir karşılık hesabında toplanması caizdir
Madde 328 – Amortismana tabi malların satılması:
Amortismana tabi iktisadi kıymetlerin satılması halinde alınan bedel ile bunların envanter defterinde kayıtlı değerleri arasındaki fark kar ve zarar hesabına geçirilir. İşletme hesabı esasında defter tutan mükelleflerle serbest meslek kazanç defteri tutan mükellefler bu farkı defterlerinde hasılat veya gider kaydederler.
Amortisman ayrılmış olanların değeri ayrılmış amortismanlar düşüldükten sonra kalan meblağdır.
Devir ve trampa satış hükmündedir.
Madde 329 – Amortismana tabi malların sigorta tazminatı:
Yangın, deprem, sel, su basması gibi afetler yüzünden tamamen veya kısmen zıyaa, uğrıyan amortismana tabi iktisadi kıymetler için alınan sigorta tazminatı bunların değerinden (Amortismanlı olanlarda ayrılmış olan amortisman çıktıktan sonra kalan değerden) fazla veya eksik olduğu takdirde farkı kar veya zarar hesabına geçirilir.